Blog Küre etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Blog Küre etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Herkese Merhabalar,

Pek çoğumuz bir çok nedenle blog yazıyoruz. ( Bkz: Neden Blog Yazıyorsunuz?, blog yazma amacınız nedir? ) Blog yazma nedenimiz her ne olursa olsun yine pek çoğumuz hatrı sayılır derecede okur kitlelerine ulaşıyor ve hergün yeni yeni okurlar kazanıyoruz.

Blog yazarlığımı tetikleyen ana unsur blog okurluğumdur ( biri beni durdursun deyip bir türlü kendimi durduramadığım okurluğum :)). Takip ettiğim bloglara sadakatle her ziyaretimde belli bir beklenti ile giderim. Daha önce okuduğum ve zevk aldığım içeriğe benzer kalite ve doyuruculukta bir içerik beklentisidir bu. Okurluğumdaki bu beklentiler zamanla gelişerek 180 derecelik bir boyut daha kazandı ve "belirli beklentiler ile yazılarımı takip edebilecek okurlara sahip olabilme" içgüdüsüyle blog yazarlığıma başladım. O günden beri hayatım gerçekten yeni bir boyut kazandı ve tahmin ettiğimden çok daha fazla etkileşim ile devam ediyorum yazarlığıma. Bu etkileşim öyle karşı konulmaz ki, saat gece yarısına gelirken yorgun bir halde iken bile kapalı bilgisayarı açtırıp bişeyler okutabiliyor ya da yazdırabiliyor insana.

Neden blog yazdığımızı iyice analiz etmeli ve düşüncelerimiz doğrultusunda belli başlı prensipler edinip yazılarımıza yoğunlaşmalıyız. Kısacası blog yazma nedenimizi anlamalı ve hangi alanlarda ne tip yazılar yazacağımıza karar vermeliyiz.

Konuyla ilgili sevgili Murat Buyurgan'ın Blog ve blogculuğun tanımı başlıklı yazısı gerçekten okunmaya değer. Yazıyı okuduktan sonra blog ve blogculuk kavramlarını çok daha net algılıyor olacaksınız.

Kendi yazarlığımızı sorguladıktan ve netleştirdikten sonra sıra en önemli konuya geliyor aslında; okurlarımıza.

1-) Okurlarım bloğumu/yazılarımı neden okuyor?
2-) Bloguma ilk gelen okur nasıl bir izlenim ile blogumdan ayrılıyor?
3-) Okurlarım bloğuma nasıl bir beklenti ile tekrar geliyorlar?
4-) Okurlarım bloğumdan ne umuyor, ne buluyor?
5-) Okurlarıma yazılarım haricinde başka neler sunmalıyım?

İlk dört sorunun ortak noktası yanıtlarının ancak zamanla ve etkileşimle ortaya çıkabilmesi. Yani yazılarımıza yapılan yorumlardan, yazılarımızın okunma sayılarından, aldığımız tepkilerden ( bunlar arakadaş tepkisi olabilir, mail yoluyla tanımadığınız bir okurumuzun tepkisi olabilir ) bu sorulara cevap olabilecek verileri toparlayabiliriz. Kısacası bu soruların yanıtları için zamana ve sabıra ihtiyacımız vardır.

Peki yeni bir blog yazarıysanız ne yapacaksınız? Yeni bir blog yazarı iseniz okurlarınıza sunacağınız özgün/farklı içerik, güzel/sade bir tasarım ve samimi yazı diliniz zamanla farkedilecek ve zamanla okurlarınız artacaktır ( Belki de en popüler bloglardan birisi bile olabilirsiniz), bundan şüpheniz olmasın.

Gelelim beşinci sorumuza; Okurlarıma yazılarım haricinde başka neler sunmalıyım?
Bu sorunun cevabı için ilk dört sorunun yanıtlarını biraz bilmemiz gerekiyor sanırım. Çünkü okurlarınızın beklentileri doğrultusunda sunacağınız diğer blog özellikleri daha anlamlı olacaktır.

Şimdiye kadar algılarım doğrultusunda, sunulmasında fayda olacağını düşündüğüm işlevleri/özellikleri paylaşmak istiyorum müsadenizle;

Hakkınızda bölümü/sayfası;
Kendinizi bilinmesini istediğiniz yönlerinizle okurlarınıza tanıtabilirsiniz. Hakkınızda yazısını blogunuzun bir köşesinde de konumlandırabilir, ya da ayrı bir sayfa halinde de sunabilirsiniz ki makul olanı ayrı bir sayfa olarak sunmak. ( bloguma ekleyeceklerim listesinde )

En çok okunan yazılarınız;
Şimdiye kadar en çok okunan 5 yazınızı paylaşabilirsiniz. ( bloguma ekleyeceklerim listesinde )

En çok yorum alan yazılarınız;
Şimdiye kadar en çok yorum alan 5 yazınızı paylaşabilirsiniz. ( bloguma ekleyeceklerim listesinde )

Blog istatistikleriniz;
Google PR, Alexa bilgileriniz, online ziyaretçi ve toplam ziyaretçi bilgileriniz, Blograzzi puanınız, Tecnorati bilgileriniz, Feedburner takipçi sayısı gibi istatistiki bilgilerinizi paylaşabilirsiniz. ( Bu bilgilerin bir çoğunu aynı anda ve bir tıkla SiteBilgi ile de okurunuzla paylaşabiliyorsunuz artık. Bu vesile ile de sevgili eburhanSiteBilgi girişimi için tebrik ediyorum. Eklenecek yeni yeni veri kaynakları sayesinde bloglarımız için kullanışlı ve güzel bir servis haline gelecek gibi görünüyor SiteBilgi.net. Başarılar. )

Takip ettiğiniz başlıca bloglar;
Özenle takip ettiğiniz ve okurlarınıza tavsiye edebileceğiniz blogları da ( örneğin 10 tanesini liste halinde ) blogunuzun bir köşesinde okurlarınızla paylaşabilirsiniz.

Bahsettiğim bu işlevleri/özellikleri/bilgileri blogumuzda paylaşmak ( yerli yerinde tabi ) blog dünyamızdaki okurlarımızla ve diğer bloglarla olan etkileşim açısından inanın çok önemli.

Gelelim sadede...
Öncelikle buraya kadar sabırla yazımı okuduğunuz için çok teşekkür ederim. Neden blog yazdığıma ve blog dünyasındaki yazar-okuyucu ilişkisinde kritik olarak gördüğüm noktara değinmeye çalıştım ve nacizane tavsiyelerimi yeni blogcu arkadaşlara sunmaya çalıştım.

Siz sevgili okurlarımın görüşleri benim için çok değerli, bu yüzden aşağıdaki sorulara (yukarıdaki soruların size yöneltilmiş halidir) cevap olabilecek yorumlarınızı ve düşüncelerinizi ( yorum ya da mail yoluyla ) paylaşmanızı rica ediyorum sizlerden.

İşte Sorular;
1-) Bir okurum olarak bloğumu/yazılarımı neden okuyorsunuz?
2-) Bloguma ilk olarak geldiyseniz nasıl bir izlenim ile ayrılıyorsunuz?
3-) Daha önce blogumu okuduysanız nasıl bir beklenti ile tekrar geliyorsunuz?
4-) Bir okurum olarak bloğumdan ne umuyor, ne buluyorsunuz?
5-) Siz okurlarıma yazılarım haricinde başka neler sunmalıyım?

Yorumlarınız ve görüşleriniz için şimdiden teşekkür ediyorum.

Bir sonraki yazımda tekrar görüşene dek yüzünüzden gülümsemeyi eksik etmeyin.

Tekrar paylaşmak üzere,

Sevgi ve Saygılarımla.
Devamını Okuyun »

Herkese Merhabalar,

Yaklaşık 2 ay önce Blograzzi’nin yayın hayatına (beta) başlayışını sizlerle ilk olarak paylaşma fırsatı bulmuştum. Tabi, Blograzzi’nin o günlerde henüz “beta test” aşamasında olduğunu idrak edemediğim için (heyecandan olsa gerek) bu paylaşımda bulunmuş ve sevgili Arda Kutsal’ın cümleleriyle “Evet kendisi Blograzziyi betaya alındığı anda keşfeden, tüm blogosferin haberdar olmasını sağlayan sonra da sunucularımızın yıpranmasına sebep olan blogdur. :)” şeklinde nitelendirilmiştim.
Yeni yüzünün demosunu test etme fırsatını bulduğum Blograzzi bu gün itibariyle yenilenerek yeni yüzüne ve yeni “Blograzzi Algoritması”na kavuştu. Bu haberi gönül rahatlığıyla veriyorum, çünkü artık Blograzzi test aşamasında değil, hatta hakkında ( bloğum da dahil olmak üzere ( 1, 2 ) ) bir çok blog da çeşitli konularda ahkam bile kesildi.

Yazı başlığımda da belirttiğim gibi bu yeni tasarım ile Blograzzi kendi kimliğini tam olarak bulmuş diyebilirim. Yeşil ağırlıklı tasarım yerini beyaz ve rengârenk albenili bir tasarıma bırakmış. Bu başarılı tasarım için Cleo Graphics’in de hakkını vermek gerekiyor tabi.

Bir diğer önemli ve göze çarpan değişim de geçtiğimiz günlerde oldukça gündeme gelen ve tartışılan puanlama algoritmasında olmuş. Yeni Algoritma da gözlemlediğim kadarıyla kullanıcıya yapılan yorum sayılarının, verilen oyların ve favorilere eklenme sayılarının oluşturulan puana olan etkileri oransal olarak azaltılmış. Tabi yorumlara katılıyorum, katılmıyorum ve şikayet etmek istiyorum işlevlerinin de kullanıcı/blog profilleri açısından ve puanlamaya olan etkileri açısından daha değer kazandığını düşünüyorum. Tahmin ettiğim bu değişiklikler spam olarak nitelendirebileceğimiz kullanıcılar ve bloglar için güzel bir önlem olacaktır. Zaten önceki versiyon ile yeni versiyon arasında belli başlı kullanıcılarda bu değişim kendini iyice hissettirmiş ve bu kullanıcıların puanları 4,5 puan kadar azalmış ve dolayısıyla da sıralama da bir hayli gerilemişler. Spam görüntüsünden uzak bloglarda ise bu değişim gözlemlediğim kadarıyla puansal olarak eksi yönde ortalama 1,5 ( +1,-1 ) puan olmuş. Bu da gayet normal bir durum. Algoritmadaki bu değişikliğin spam blog ve spam kullanıcılara önlem almak adına yeterli olup olmayacağını birlikte göreceğiz, ancak ben kesinlikle olumlu bir etki oluşturacağı kanaatindeyim.

Yeni gelen özelliklerden birisi “Günün Blogu”. Bu özellik sayesinde paylaşımı hak eden bloglar Blograzzi den daha fazla trafik çekebilecektir düşüncesindeyim. Hangi kriterlere uygun olan blogların burada gösterileceği bilgisine ilerleyen günlerde daha sağlıklı bir şekilde ulaşabileceğiz sanırım. Beklentim bu sayede çok güzel ve dolu dolu bloglar keşfediyor olacağız yönünde.

Gözüme çarpan diğer yeniliklere değinecek olursak;
- Genel tasarımdaki bazı öğelerin yerleri değiştirilmiş,
- Blog detay sayfalarındaki blog istatistikleri başarıyla ayrıştırılmış,
- Blog yorumunu şikayet edebilme özelliği eklenmiş,
- Mesajlaşma da Kullanıcılara blok koyma özelliği getirilmiş.

Bu yeni haliyle gerçekten başarılı buldum Blograzzi’yi. Blograzzi ülkemizdeki blog dünyasının etkileşimine ve ulaşılabilirliğine oldukça büyük katkıları olan bir girişim olacak gibi görünüyor.

Kendi kimliğini bulmuş Blograzzi’ye bu yeni tasarımı ve özellikleri ile daha da başarılar diliyorum.

Bir sonraki yazımda tekrar görüşene dek yüzünüzden gülümsemeyi eksik etmeyin.

Tekrar paylaşmak üzere,

Sevgi ve Saygılarımla.
Devamını Okuyun »

Herkese Merhabalar,

Bir önceki yazımda ülkemizin Technorati'si olma yönünde hızla ilerleyen Blograzzi deki ortaya çıkan tartışmayı irdelemiş ve istatistiksel olarak değerlendirmiş ve telaşa gerek olmadığını belirterek tartışmanın gereksizliğini vurgulamaya çalışmıştım.

Bu konunun uzamasından Blograzzi de haklı olarak rahatsız olmuş olacak ki, Blog sayfasında konu için kaynak teşkil edebilecek verileri bizlerle paylaştı ve verileri yorumlamayıp konuyu gündeme getiren biz blog yazarlarına pasladı. Bende bu yazarlardan biri olarak üzerime düşeni ( biraz gecikmeli olsa da ) yapıyor olacağım müsadenizle.

Öncelikle 10 Temmuz 2007 tarihli bu verileri özetle sizlere aktarıyorum, Sistemde;
- 1670 blog ve 1250 kullanıcı bulunmaktaymış.
- 2928 yorum yapılmış.
- 3890 favorilere ekleme işlemi yapılmış.
- 100'den fazla y0rum yapan 3 kullanıcı toplam 520 yorum yapmış.
- 50-100 arası yorum yapan 7 kullanıcı toplam 428 yorum yapmış.
- 100'den fazla bloğu favorilerine ekleyen 4 kullanıcının toplam favorilerine ekleme sayısı 643 imiş.
- 50-100 arası bloğu favorilerine ekleyen 8 kullanıcının toplam favorilerine ekleme sayısı ise 553 imiş.

Yeri gelmişken paylaşmamız gereken bir diğer ayrıntı da (Blograzzi Blog yazısındaki cümleler ile aynen aktarıyorum); "Kullanıcıların blogları favorilerine eklemeleri sahiplenmiş oldukları kendi bloglarının Blograzzi Puan'ında bir değişiklik yapmıyor.Sadece kullanıcının aktif kullanıcılar arasında yer almasını sağlıyor." olması.

Evet, veriler yukarıdaki gibi ve bu verileri inceledikten sonra yazıma "Blograzzi İstatistiklerini Paylaşarak Tartşmalara Son Noktayı Koydu" başlığını uygun gördüm, çünkü veriler herşeyi ortaya koyuyor.

Daha açık olmak gerekirse; verilere bakarak söyleyebiliriz ki; bu tartışmalara neden olan, tartışmaların göbeğinde gösterilebilecek blog ya da kullanıcı sayısı sadece 3 ya da 4. Yani iç savaş felan çıktığı yok. Telaşa neden olacak bir durumda yok orta da. Öyle bir hava esti(rildi) ki son günlerde, sanki Blograzzi'yi kötü niyetli onlarca yüzlerce bloglar kullanıcılar basmış, ama ben istatistiklerde böyle bir durum göremiyorum :).

Sonuç olarak; gerçek durum blogosfere yansı(tıl)dığı kadar abartılacak bir durum değil.

Zaten konuyla yakından ilgili diğer bloglarda bu istatistikleri paylaşarak gerekli tansiyon düşürücü açıklamaları yapmışlar.

Tabi bu durumun artık tam olarak anlaşılması "önlem almak gerekmediği" anlamına da gelmez elbette. Şuan sistem de bulunan "Blog Değil" işlevi yardımcı işlevler eklenerek desteklenebilir. Örneğin kişisel önerim ( belki zaten Blograzzi'nin yol haritasında vardır bilemiyorum); "Bloğu Şikayet Et", "Kullanıcıyı Şikayet Et", "Bu Kullanıcı Spam Yapıyor" ve "Bu Blog Spam Bloğu" şeklinde işlevler eklenirse sisteme, böyle tartışmaların çıkma nedenleri de azalacaktır.

Daha gerekli tartışmaların yaşanacğı bir blogosfer ümidiyle bir sonraki yazımda tekrar görüşene dek yüzünüzden gülümsemeyi eksik etmeyin.

Tekrar paylaşmak üzere,

Sevgi ve Saygılarımla.
Devamını Okuyun »

Herkese Merhabalar,

Bildiğiniz gibi yaklaşık 5 hafta önce Blograzzi'yi ilk olarak bu yazı ile bloğumdan duyurmuştum sizlere.

Beta sürecini çok olumlu bir şekilde yaşayan ve artık beta da sona yaklaşıldığını tahmin ettiğim Blograzzi de ki blog sayısı 5 hafta öncesine göre katlanarak 1644'e ulaşmış durumda. Yine 5 hafta öncesine göre yeni işlevler de biz blog sahiplerinin kullanımına açıldı.

Fazla uzatmadan asıl konumuza dönelim isterseniz. Blograzzi deki bu ivmeli içerik artışı, bir iç savaş olarak nitelendirilen ufak bir çatışmaya dönüştü son günlerde. Bu çatışmaları desteklemediğim için link vermiyorum ilgili blograzzi yorumlarına ve ilgili blog yazılarına.

Tartışma konusu; Blograzzi de kayıtlı bütün bloglara oy veren ve herbirini favorilerine ekleyip yorum yazan bir blog yazarımızın diğer kullanıcı(lar) tarafından tepki ve destek alması. Tepkinin nedeni ise her blog için yapılan bu işlemlerin bloglara puan kazandırması ve puanları gerçekten hakeden blogların bu yüzden sıralamalarda geriye düşmesi olarak belirtiliyor.

Peki neden bu tartışmaları desteklemiyorum ve neden telaşa gerek yok?

Gelin olaya istatiktiksel yaklaşalım ve güncel bir örnek verelim hemen. 22 Temmuz günü, seçimde, her partiye sadece bir oy vermek şartıyla seçime katılan parti sayısı kadar oy kullanma hakkımız olduğunu var sayalım. Yani 21 oy kullanabiliyorsunuz ama her partiye sadece bir tane. İsterseniz hiç oy kullanmayabilirsiniz de, isterseniz 5 tane de kullanabilirsiniz. Şimdi size soruyorum; bu 21 oy hakkınızı her partiye eşit kullanırsanız hiç oy kullanmayan bir seçmenden ne farkınız kalıyor? Tabi ki ikisinde de oy oranlarına oy sayılarına göre sıralamaya aynı derecede etki ediyorsunuz, sıralama değişmiyor yani. ( Bu arada kararsızlıklar yaşadığımız ülkede böle bir sisteme mi geçilse acaba ? 2-3 partiye oy verirdik en azından sindire sindire :). )

İşte Blograzzi deki tartışma oluşturan konuda aynen böyle. Yani siz bir blog sahibi olarak her blog için aynı işlemleri yaparsanız, belli bir oranı sayıyı geçtikten sonra, tüm blog sayısına yaklaştığınız da oranda blog sıralamasındaki etkinizi yitiriyorsunuz. Bu durumun kulanıcıya kazandırdığı şey sistemde daha fazla sosyal etkileşimden başka birşey değildir.

Sonuç olarak; hem olaya sebep olan blog yazarımızın, hem de buna tepki gösteren diğer yazarlarımızın telaşa düşmesine sebep yok ortada. Çünkü bu tip oylama ya da favorilerime eklemeler ile gerçekten bu puanları hakeden blogların sırasında bir değişme olmuyor neredeyse.
Bu konuyla ilgili görüşüme Blograzzi'nin kurucusu olan ve sistem algoritmasına hepimizden daha hakim olan sevili Arda Kutsal da katılacaktır diye umuyorum. Aksi halde de görüşlerini bekliyorum kendisinden.

Siz ne dersiniz, bu tartışmayı bu kadar büyütmeye gerek var mı(ydı)?

Bir sonraki yazımda tekrar görüşene dek yüzünüzden gülümsemeyi eksik etmeyin.

Tekrar paylaşmak üzere,

Sevgi ve Saygılarımla.


GÜNCELLEME :
Yazıya yorum yazan sevgili Semazen tarafından uyarılmam sonucu farettiğim kavram karmaşasını gidermek için yazımda güncelleme yaptım. Güncelleme ile karmaşaya neden olan ifadelerin üstü çizilmiş uygun olan sözcükler kullanılmıştır.

Uyarısı için Semazen'e teşekkür ediyor ve dikkatimden kaçan bu kavram karmaşasından ötürü siz değerli okurlarımdan özür diliyorum.

Konuyla ilgili duruma daha kolay açıklık getirilmesi bakımından da sevgili Arda Kutsal Blograzzi bloğunda istatistikleri bizimle paylaşmış.

Ayrıca konunun daha fazla uzamaması için yazdığım bu yazı konuyu daha da uzattı sanırım. Bunun için de ayrıca szilerden ve ilgili herkesten özür diliyorum.

Sevgi ve Saygılarımla.
Devamını Okuyun »

Herkese Merhabalar,

İlgiyle takip ettiğimiz bloglardan birisi olan Webrazzi'nin sahibi Arda Kutsal, yeni bir girişimi ile karşımızda: Blograzzi.

31 Mayıs Perşembe günü Beta sürümüyle yayın hayatına başladığını kendi bloğunda ki ilk yazısı ile duyuran Blograzzi, kendini "kaliteli ve ilgi alanına uygun içeriğe zaman kaybetmeden ulaşmak isteyen Türk internet kullanıcısı için faydalı bir araç olması adına geliştirilmiş bir servis" olarak tanımlıyor Hakkımızda sayfasında. Yine aynı sayfada Blograzzi'nin çalışma mantığı hakkında detaylı bilgileri bulabilirsiniz.

Webrazzi'den zihnimize yerleşen "razzi" nin blog kelimesiyle birleşmesiyle oluşan "Blograzzi" ismi ilk duyduğumda hiçte yabancı gelmedi kulağıma. Bu yönüyle de başarılı bir isim seçilmiş. Tebrikler...


Arayüzünü oldukça sade ve işlevsel bulduğum Blograzzi, sahip olduğu "istatistiklere ve kullanıcı beğenilerine bağlı puanlama sistemi" ile ülkemizdeki diğer blog indexlerinden başaryıla ayrılıyor.


Sahip olduğu bir diğer işlev olan "blog karşılaştırma" işlevi ise hakakten güzel düşünülmüş faydalı bir araç niteliğinde.


İnternet üzerindeki hamlelerini merakla takip ettiğim Arda Kutsal; Webrazzi ve Webrazzi Forum hamlelerinden sonra Blograzzi hamlesiyle de gerekli ilgiyi başarıyla göreceğe benziyor. Öyle ki, servisin yayına başlamasının 3. günü itibariyle şimdiden sisteme 650 nin üzerinde seçkin blog eklenmiş bile. Bu da servisin ilerleyen zamanlardaki muhtemel popüleritesi hakkında sanırım yeterli ipuçlarını veriyor bize. Siz ne dersiniz?


Bir sonraki yazımda tekrar görüşene dek kendinize çok ama çok iyi davranın ve yüzünüzden gülümsemeyi eksik etmeyin.

Tekrar paylaşmak üzere,

Sevgi ve Saygılarımla.

Devamını Okuyun »

Herkese Merhabalar,

Öncelikle yoğunluktan dolayı belli bir süre siz sevgili okurlarımı yazılarımdan mahrum bıraktığım için özür diliyorum, bu özrün ardından hemen yeni konumuza giriş yapalım dilerseniz.


Konumuz; sloganı Öğrenci İşi Blog olan YtuBlog. Hakkımızda sayfasında yer alan içerik ise girişimin amacını açık olarak ortaya koyuyor;

"YtuBlog.Com, Yıldız Teknik Üniversitesi öğrencilerine, mezunlarına, öğretim görevlilerine, çalışanlarına özel bir blog hizmetidir. Reklamsız ve stabildir. Yazılarınızı internette yayınlamanın en kolay yoludur. Sizlerin isteği doğrultusunda her geçen gün gelişmektedir. Yazılar için herhangi bir sınırlama yoktur. Resim ve müzik dosyaları için 250 mb limitimiz vardır. Kısacası sizin için herşeyi düşündük. Size sadece kaydolmak ve yazı yazmaya başlamak kalıyor.

Eğer daha önce başka bir ücretsiz serviste blogunuz varsa sizi de düşündük. Kaydolduktan sonra tek yapmanız gereken kendi panelinizden “Yönet” bölümüne oradan da “İçe Aktar” menusu ile diğer servislerdeki yazılarınızı alabilirsiniz."

Üniversiteye özel ücretsiz bloglama servislerinin ülkemizde ki ilk örneklerinden olan YtuBlog, Davutpasha.Com' un destekleri ile hayata geçmiş bir girişim.

Ana fikri ve oluşumu itibariyle oldukça başarılı bulduğum YtuBlog'a internet hayatında başarılar diliyorum. Darısı diğer üniversitelerdeki öğretim görevlilerimizin, öğrencilerimizin ve mezunlarımızın başına.

Not: Ayrıca buna benzer bildiğiniz başka üniversitelerimizin blog servisleri varsa paylaşmanızı rica ediyorum.

Güncelleme 1: Oluşumun bir benzeri İtuBlog da yayında.

Tekrar Görüşmek Üzere,

Sevgi ve Saygılarımla.

Devamını Okuyun »

Herkese Merhabalar,

Blog dünyasından çok iyi tanıdığımız Nahnu ve arkadaşları olan Eloy ve Abacus tarafından yayına alınan Blog Kazanı kaynamaya başladı bile.

Projenin amaç ve misyonu, "Nedir" sayfasında;

"Türkçe yazan blogların oluşturduğu blog küre her geçen gün yeni bloglarla ve yeni blog okurları ile büyümesini sürdürüyor. Hak verirsiniz ki böylesine hızlı gelişen bir akışı takip etmek ve içinden kayda değer olanları çıkarmak çok zor, ama imkansız değil.

İşte blog kazanı hem Türkçe içerikli bloglardaki kaliteli içeriği ortaya çıkarmak, blog kültürünün gelişimini not almak ve okurlarını internet kullanıcılarını bloglardan, blog yazarlarından ve blog okurlarından haberdar etmek için hemen ve şimdi yayında."

şeklinde ifade edilmiş. Bu ifadeyi sevgili Nahnu bloğunda "ilgi gösterip, ilgi çekmek" şeklinde özetlemiş.

Blog Kazanı hedeflenildiği gibi gerçekten kısa sürede yüksek katılım gördü ve tabiri caizse "dakika 1 gol 1" başarısını yakaladı adeta. Belli bir doyum noktasına kadar ilginin ve başarının artarak devam edeceğini düşünüyorum. Çünkü felsefe ve yapılan iş orjinal.

Katılım miktarı belli bir doyuma ulaştıktan sonra ise, her an yeni gelecek katılımlar ile de, güzel ve doyurucu bir blog kazanı bizleri karşılıyor olacak. Biz kullanıcılara da birer kepçe alıp beğendiğimiz blogları tabağımıza koymak düşüyor.

Hepimize şimdiden afiyet olsun ;)

Tekrar Görüşmek Üzere,

Sevgi ve Saygılarımla.

Devamını Okuyun »

Herkese Merhabalar,

Bloğumun admin arayüzüne girdiğimde gördüğüm ve beni bir hayli sevindiren haberi sizlerle paylaşmak istiyorum. Blogger artık sadece ingilizce değil.

Tam 19 dilden birisi ile blogunuzu yönetebiliyorsunuz ve bu 19 dilden birisi de Türkçe.

Türkçe Blogger
Konuyla ilgili detaylı bilgiyi Blogger'ın kendi Bloğunda bulabilirsiniz.

Bu hamlesi için yazılarımı üzerinde yazdığım Blogger'ı tebrik ediyorum. Çünkü bu şekilde blogger ülkemizdeki blog servislerine de direkt rakip olarak konumlanmış bulunmakta. Ülkemizde ki var olan blog servislerinin canlanması, gelişmesi ve rekabetin artarak kaliteyi getirmesi adına, dahası millet olarak blog kullanımımızın artması adına çok olumlu bir gelişme olacak gibi görünüyor bu hamle.

Bakalım bundan sonra ülkemiz blog kullanımı nasıl gelişecek ve şekillenecek, bunu hep beraber göreceğiz.

Tekrar Görüşmek Üzere,

Sevgi ve Saygılarımla.
Devamını Okuyun »


Herkese Merhabalar,

Ülkemizin ilk ve en büyük blog servisi olan Blogcu, ülkemiz internet sektöründeki yeni projeleri ve satın alımları ile adından sıkça söz ettiren Nokta tarafından satın alındı. Bundan böyle Blogcu, Nokta bünyesinde hizmetlerine devam ediyor olacak.

Haberi günlük uğrak noktalarımdan birisi olan Webrazzi'de sevgili Arda Kusal'ın bu güzel yazısı ile öğrenme fırsatım oldu. ve hemen sıcağı sıcağıyla siz değerli okuyucularımla da paylaşmak istedi tabi. Satın alma ile ilgili detaylar ve yorumlar için kendinizi bu yazıdan mahrum bırakmayın derim.

Bu satın alımı ile Nokta, ülkemiz intenet sektöründeki konumunu daha da günlendirmiş gözüküyor. Öyleki daha 1,5 ay önce yazdığım yazımda ülkemiz blog istatistiklerine yer verirken Blogcu.com'da yayınlanan blog sayısını 300.000 olarak belirtmiştim. Bugün baktığımızda ise bu sayı 400.000 lere merdiven dayamış durumda. 1,5 aylık süredeki bu inanılmaz % 33 lük büyüme gerçekten takdire değer ve tabiri caizse iştah açıcı. Zaten Blogcu'nun, Alexa'da Türkiye'nin ilk 100'ü içerisinde 12. sıraya yerlerşmesi de bu büyümenin bir diğer göstergesi.

Bütün bu verilere baktığımız zaman Nokta'yı alkışlamamak elde değil. Dahası bu değeri ( Blogcu'yu ) ellerinden kaçıran sektörün diğer büyük oyuncuları adına bu alımın bir ibret olmasını umuyorum açıkçası.

Peki, sektörün ( belkide kendisinden daha büyük ) diğer oyuncularından önce davranarak bu hamleyi yapan Nokta kim? Sorumuzun cevabı için Nokta'nın kurumsal web sitesine bakmak yeterli elbette. Ancak benim burada dikkatinizi çekmek istediğim ve diğer sektör oyuncularından ayrılan yönü, Nokta'nın web 2.0 odaklı bir sektör oyuncusu olması. Bütün projelerinde ( bilgi.com, izlesene.com, fotokritik.com, sinemalar.com, dizin.com, dikkat.com, termometre.com ve doviz.com ) web 2.0 trendlerini rahatlıkla görebildiğimiz Nokta, yine bir web 2.0 konsepti olan Blogcu ile yoluna son sürat devam edecek gibi görünüyor.

Nokta'nın yoluna hangi yeni hamleler ile devam edeceğini daha da bir ilgiyle takip ediyor olacağız şüphesiz.

Peki bu yolun ucu nereye doğru gidiyor diye sorarsanız, bence bu yol "ülkemizin lider internet oyuncusu olma" yoluna gitmektedir.

Türkiye'nin Google'ı, neden Nokta olmasın?

Tekrar Görüşmek Üzere,

Sevgi ve Saygılarımla.
Devamını Okuyun »

Herkese Merhabalar,

İnternette dolaşırken rastladığım güzel ama çok güzel bir fikri aceleyle yazıyorum buraya. Niye acele ediyorum derseniz fikir süperde ondan. 1 saniye bile erken destek vermek o kadar önemli !

Fikrin sloganı yazı "Google bize logo yapsana!" ve linkten anlayacağınız üzere fikrin bir sitesi (bloğu) bile var.

Özgür Alaz, Cihan Ergür, Can Oktay Heper ve Muammer Okumuş'un akıl ettiği bu fikir; Google'ın özel günler için başkalaştırdığı logosunu artık bizim özel günlerimiz içinde başkalaştırması. Yani bir Otuz Ağustos Zafer Bayramı'nda, bir Türk Dil Kurumu'nun kuruluş yıl dönümünde Google Türkiye'nin logosunu dahada anlamlandırması. Üstelik bu özel günler için gerekli tasarımlar hazırlanmış bile.

Bu girişime ilk olarak sevgili Murat Buyurgan'ın bloğunda rastladım. Bunu hemen belirttikten sonra en beğendiğim iki logoyu paylaşıyorum sizlerle müsadenizle;
30 Ağustos Zafer Bayramı
Şanlı Galatasarayımız

Mümkün olduğunca bu güzel fikri yaygınlaştıralım ve destekleyelim. Destekleyelim ki ülkemizdeki çoğu kullanıcının anasayfası olan Google Türkiye, bu fikri hayata geçirsin ve gördüğü ilgiyi haketsin biraz ;)


Tekrar Görüşmek Üzere,

Sevgi ve Saygılarımla.

Devamını Okuyun »

Herkese Merhabalar,

Geçenlerde rastladığım ve ancak yazma fırsatı bulduğum bir sosyal ağdan bahsetmek istiyoruz sizlere:



Sevgili Mert Ulaş'ın Ning altyapısını kullanarak oluşturduğu bir ağ bu. Blog yazarları arasındaki sosyal ağ bağlamındaki iletişim kopukluğunu farkedip böyle bir düşünceyi harekete geçirdiği için kendisine teşekkür ediyorum. Hakkaten güzel ve akıl dolu bir düşünce olmuş bu.

Bu güzel girişimini ilk defa bloğunda duyurduğu yazı ise bu olmuş.

Eğer bir sosyal ağ girişimi düşüncesine sahipseniz mutlaka Okyanus Ötesi'ndeki bu yorumu okuyun derim. Kendisi yerinde bulduğum gerekli ikazları yapmış bile.

Halen bu sosyal ağdan haberiniz yoksa ve bir blog yazarıysanız sizi hemen böyle alalım; Türk Blog Yazarları

Tekrar Görüşmek Üzere,

Sevgi ve Saygılarımla.
Devamını Okuyun »

Herkese Selamlar,

Bu seferde gelin web deki yeni çılgınlığımız olan Blog kavramı üzerinde biraz duralım. Yani Blog nedir, ne değildir, hakkındaki istatistikler nelerdir vs gibi sorulara cevap bulmaya, verilen cevapları paylaşmaya çalışalım.

Önce gelin "blog nedir ne değildir" sorusuna ve yanıt(lar)ına göt atalım. Tabi bu nokta da yapacağımız en doğru şey; web üzerindeki kaynaklarımıza başvurmak. Bakalım kaynaklarımız ne demiş;

- WikiPedi
- Bildrigeç
- Ekşi Sözlük
- WordPress Türkiye

Bu kaynakları doyana kadar okumanızı tavsiye ediyorum. Öyleki yazıyı hazırlarken inanın o kadar çok şey öğrendim ki, bu yazı benim için bile çok faydalı oldu. (kendi kendime de faydalı oldum denebilir :))

Şimdi ise blog kullanım kültrümüz hakkında toparlamaya çalıştığım istatistiki verileri ve tahminlerimi paylaşmak istiyorum sizlerle.

İlk olarak türkçe blog servisleri altyapısı ile türkçe içerikle yayınlanan blog sayısını araştırmak gerekiyor. Tabi bunu bize direkt olarak sunan kaynak(lar) olmadığı için ( tabiri caizse ) kapı kapı dolaşıp veriler toparlamaya çalıştım ve aşağıdaki verilerle karşılaştım. Burada servisleri, yayınlanan blog sayısına göre azalan şekilde sunmak istiyorum sizlere;

- Blogcu 300,000
- AzBuz 149,000
- BenimBlog 18,638
- Yapsana 6,414
- Blogosfer 4,795
- SelamGünlük 1,350
- internet.blog 1,076
- TurkceBlog.Net 825
- Blogyaz.Com 698

Bu bilgilere, arama motorlarını kullanmak suretiyle bulduğum türkçe servisleri inceleyerek ( yayınlanan blog sayılarını arayüzlerinden hesaplayarak )ulaştım ( 24.02.2007 tarihi itibariyle ).

Sadece bu verilere göre türkçe servisler tarafından yayınlanan ve sayılabilen yaklaşık 482,000 adet türkçe blog bulunmakta. Tabiki bunların hepsi aktif olarak kullanılıyor mu bilemeyiz ama böyle bir rakam çıkıyor karşımıza. Ayrıca bazı türkçe blog servislerinde ( netlarus, gaxxi gibi ) bu bilgilerin paylaşılmadığını göz önüne alırsak toplam rakamın 500,000'lere çıkması gayet doğal dimi.

Şimdi ise ikinci olarak altyapısı türkçe olmayan fakat üzerinde rahatlıkla türkçe blog yayınlanabilen servisleri incelemek gerekiyor. Bunlar; Blogger, myspace, livejournal, WordPress gibi servisler. Fakat burada şöyle bir problem çıkıyor karşımıza; inceleyebildiğim kadarı ile bu servisler maalesef dil bazında yayınlanan blog sayısı gibi istatisitkleri paylaşmıyor bizlerle. Dolayısıyla tahminler hariç güvenebileceğimiz veriler şimdilik yok denebilir. Tahminlere baktığımız zaman ise, ülkemizde Web 2.0'ın önde gelen yorumcularından olan Arda Kutsal; Webrazzi Forumda bu sayıyı 250,000 olarak tahmin etmiş.

Dünya üzerinde 65 milyonun üzerinde blog olduğu internette dolaşan ve desteklenen bir veri. Ülkemiz nüfusunu dünya nüfusuna oranladığımızda (70 milyon / 6,5 milyar = 0.011) ve ülkemizdeki internet kullanım oranının ( genç nüfusumuz sayesinde ) dünya ortalamasına yaklaştığını da göz önüne aldığımızda; yaklaşık 710,000 türkçe bloğun yayında olduğunu tahmin ediyorum. Bu rakam dan 500,000 türkçe servis tabanlı blog tahminimizi çıkartırsak geriye 210,000 civarında türkçe olmayan servis tabanlı türkçe blog yayınlanıyor diyebiliriz sanırım.

Özetlemek gerekirse; 500,000'i türkçe servis tabanlı, 210,000'i türkçe olmayan servis tabanlı yaklaşık 710,000 türkçe blogumuz yayında gibi bir istatistiki bilgiye rahatlıkla ulaşabiliriz.

Bu sayılar tabiki bugün ( 24.02.2007 ) itibari ile geçerli olabilecek veriler ve tahminler. Bunu özellikle belirtmek istedim çünkü dünya genelinde hergün onbinlerce yeni bloğun açıldığı bir dönemdeyiz. Kanımca günümüzde doygunluk seviyesinin çok altında olduğumuz blog kavramı; önümüzdeki yıllarda internet kullanımımızda daha çok yer alıyor olacaktır. Öyleki edindiğimiz veriler, hem insanlık olarak hemde millet olarak bu kavramı çok sevdiğimizi ve ilerleyen yıllarda bunu daha fazla yansıtacağımızı gözler önüne seriyor.

Zaten, blog dediğimiz internetteki kendi arayüzümüz, bizi web vitrinine taşımıyor mu? İnsanın da hoşuna giden bu olsa gerek.

Tekrar Görüşmek Üzere,

Sevgi ve Saygılarımla...
Devamını Okuyun »

Herkese Merhabalar,

İnternetin ve içeriğinin seviyeli bir şekilde gelişmesi biz yazılımcı, tasarımcı ve girişimcilerin ( aslında hepimizin ) istediği ve üzerinde çabaladığı bir olgu. Öyleki aksi durumda kötü emelli kişilerin eline geçmiş atom bombasından farksız olurdu herhalde internet.

Kimimiz yaptığımız işlerle, kimimiz seviyeli içeriği sahip girişimleri ile, kimimizde bu saydıklarımı daha fazla takip ederek gerçekliyor bu güzel ve seviyeli içerikli internet çabalarını.

Bu yönde olumlu bir paylaşım ortamı olarak gördüğüm ve her fırsatta takip etmeye çalıştığım Webrazzi'yi zaten bilmeyeniniz kalmamıştır. Eğer halen Webrrazzi den haberiniz yoksa ve üstüne üstlük web ile uğraşıyorsanız bence hemen kendinizde bir eksiklik hissetmeye başlayabilirsiniz.

Arda Kutsal'ın "Yeni nesil web girişimlerine yakın takip" olarak başlıklandırdığı ve içerik olarak bu başlığın altını fazlasıyla olumlu bir şekilde doldurduğuna inandığım bir paylaşım ortamı Webrazzi.

Şimdi ise "Daha fazla paylaşım için Webrazzi Forum yayında!" yazısıyla bizleri haberdar ettiği Webrazzi Forum yayın hayatına başlamış durumda. Dolayısıyla bende yazım vesilesi ile sizleri haberdar etmek istiyorum. Öyleki forum canlanmaya başladığında ( ki bu çok fazla zaman almayacaktır ) bu tavsiyeme hak vereceğinizi umuyorum.

Bu forum fikri için Arda Kutsal'ı tebrik ediyorum. Zira hamlelerini merakla takip ederken çok daha kaliteli bir web 2.0 için yapılan bu hamle çok hoş oldu.

Sanırım artık hepimiz web 2.0 ile daha fazla zaman geçiriyor, daha fazla beyin jimnastiği yapıyor ve düzgün içerikli ve seviyeli bir web için daha fazla katkı yapıyor olacağız.

Herkes için faydalı bir Webrazzi Forum olması dileğiyle...

Tekrar Görüşmek Üzere,

Sevgi ve Saygılarımla...
Devamını Okuyun »