Herkese Merhabalar,Uzun bir tatil sonrası yine karşınızdayım ve tatil sonrası ilk konuğum son zamanların en çok konuşulan web uygulaması
Facebook.
Yazı başlığım size biraz abartılı gelmiş olabilir ancak,
Facebook u incelediyseniz bana hak vereceğinizi düşünüyorum. İncelemediyseniz de "
Halen ne duruyorsunuz?!" demekten alıkoyamıyorum kendimi.
Yeni yeni ayrıntılı inceleme fırsatı bulduğum Facebook tam bir "deniz derya", evet kendisi bir sosyal ağ ancak bildiğimiz ve alışılagelen sosyal ağ ( social network ) uygulamalarına göre çok daha zengin, çok daha işlevsel ve kullanıcı dostu.
İşte Facebook ta dikkatimi çeken en önemli noktalar;
» Sade, göz yormayan ve kullanıcı dostu bir tasarıma sahip diyebilirim. Profilinizde bir karmaşa, bir göz yoruculuk söz konusu ise bundan kendinizi sorumlu tutmalısınız, çünkü varsayılan profil yapısı oldukça sade ve yerli yerinde dşünülmüş, bu yapıyı zenginleştirmek, karmaşıklaştırmak sizin elinizde.
» Uygulama tarafında ise kendine özgü ve zenginleştirilebilir bir yapı mevcut. Arkadaşlarınızı ve tanıdığını kişileri kolayca bulabiliyor ve arkadaş listesine kolayca ekleyebiliyorsunuz. Zenginleştirilebilir yapıdan kastım ise; Facebook u farklı ve çekici kılan en önemli tarafı, yani uygulamaları ( application ). Sisteme webmasterlar/developerlar tarafından geliştirilip eklenen uygulamaların sayısı oldukça fazla (şuan için 4500) ve kullanıcı olarak her an yeni bir uygulama keşfedebilirsiniz. İşte buda sizi Facebook u sürekli kurcalamaya itiyor.
» Proje şuan için tek dilli (İngilice), ancak buna rağmen dünya genelinde 40 milyon üyeye sahip. Alexa verilerine göre ABD, Kanada ve İngiltere en çok ilgi gösteren ülkeler. Ayrıca bu verilerdeki grafiklere bakmanızı ve istikrarlı yükselişi görmenizi ayrıca istiyorum. Çoklu dil desteği konusunda bir bilgiye ulaşamadım ancak yol haritasında yapılacaklar arasında olduğundan hiç kuşkum yok. Çoklu dil desteği sayesinde bir Facebook çılgınlığına şahit olabiliriz. Bu konudaki dil seçimlerinde ülke istatistikleri de etkili olacaktır ancak umarım Türkçe desteği de gelir.
» Dikkat çekmek istediğim bir başka özellikte Facebook'un tepeden inme değil, küllerinden doğan bir web projesi olması. Bu yazıyı okuyunca ne demek istediğimi çok daha iyi anlayacaksınız.
» Web 3.0' ın temellerinin atıldığı günümüzde ( Web 2.0 döneminde ) Facebook bu yönüyle de başarılı bir uygulama. Çünkü Web 3.0 için gerekli olan profiller, profil ilişkileri, profil igileri ve yönelimleri gibi pek çok ilişkili veri birikiyor Facebook ta. Bir sonraki maddede değineceğim değer konusunu sadece popülarite açısından değil birde bu yönüyle de değerlendirmek gerekiyor sanırım.
» Facebook hakkında en çok konuşulan konulardan biriside değeri. Çeşitli haberler ( Webrazzi, TechCrunch, ReadWriteWeb, BBCTurkish ) vasıtasıyla 10-15 Milyar $ gibi bir rakamdam söz ediliyor. Microsfot, Google ve Yahoo gibi devlerin de yakın markaja aldığı Facebook bakalım ne kadar daha direnebilecek. Yakın zamanda YouTube satın alma haberinden çok daha etkili bir satın alma haberi tüm dünyayı bekliyor diyebiliriz.
Bu kadar yazıdan sonra Facebook u hayatımıza sokan genç girişimci Mark Zuckerberg ten bahsetmemek olmazdı sanırım.
Mark'ın 19 yaşında üniversite içi iletişim için yazdığı ve yaklaşık 4 yıl aradan sonra bu gün 40 milyon üyeye ulaşan sosyal ağ projesi Facebook gerçekten bir başarı hikayesi. Hazır yazılmışı varken bilgileri buraya taşımak yerine sizi daha detaylı bir yazıya davet ediyorum; Newsweek, Facebook'u kapak yaptı.
Bu yazıda dikkat çekmek istediğim bir noktayı da belirtmeden geçmek istemiyorum. Proje daha ilk yılında yatırımcı Peter Thiel tarafından 500 bin dolar gibi bir rakam ile desteklenmiş. Bugün ise Peter Thiel hiç pişman olmasa gerek. Bunu belirtmemin sebebi ülkemizde maddi destek göremediği için başarıya ulaşamayan bir sürü proje bulunması. Sadece bilişim seköründe değil tüm sektörlerde Peter Thiel gibi cesur risk yatırımcılarına ihtiyacımız var.
Facebook un yakaladığı bu popülariteden sonra ülkemizde de yeni sosyal ağ girişimleri olacaktır elbette. Ancak ben bundan çok kendini işlevsellik bakımından zenginleştirip farklılaşabilen halihazırda ki uygulamaların satın alımlarına tanık olacağımızı düşünüyorum. Tabi sıfırdan gelerek farkılığını ve zenginliğini ortaya koyabilen yeni girişimlerde başarıyı yakalayacaktır elbet. Tabi yukarıda bahsetiğim gibi başarı için cesur risk yatırımcılarına da büyük görevler düşüyor.
Daha detaylı incelemek ve "facebook trenini kaçırmamak" için Facebook sizleri bekliyor.
Her yönüyle bu projeden hepimizin öğreneceği çok şeyler var.
Bir sonraki yazımda tekrar görüşene dek yüzünüzden gülümsemeyi eksik etmeyin.
Paylaşmak üzere,
Sevgi ve Saygılarımla.